Kasımdan bir gündü, ikindi sonu,
Ayazla yaşardı gözlerim benim.
Bej griye döndü doğanın tonu,
Morla al karışık renklerim benim.
Semada bulutlar yağışa gebe,
Nemli esen rüzgar: iğneli ebe...
Denedim yüzümü girmedi cebe,
Titredi çenemle dişlerim benim.
Tüylerin içine saklanmış başlar,
Dallara tünemiş, uyuyor kuşlar,
Yokladım yerinde duruyor taşlar,
Sapana gitmedi ellerim benim.
Kar kelebek gibi başladı dansa,
Kurt uludu, bakın bendeki şansa!
Böyle ısınmazdım sobalar yansa,
Sürüyle değişti hallerim benim.
Elimde sopayla bağırdım kurda:
Köy uzakta lakin köpeğim burda,
Gözünü oyar bak sapan bu karda,
Taş ile doludur ceplerim benim!
Çocukluk aklı bu çomarı saldım,
Sürüyle birlikte büyük risk aldım,
Başka bir kurt ile göz göze kaldım,
Güçten düştü o an dizlerim benim.
Önce kurşun sesi sonra bir adam:
At sırtında geldi, yetişti babam.
Dağıldı ilk korkum, kutlandı çabam,
Destanlara çıktı yollarım benim.
