Ağrı
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce
-1°

Çocuklarla Sağlıklı İletişimin 10 Altın Kuralı

YAYINLAMA:

Çocuk yetiştirmek çok yönlü gelişim gerektiren bir süreçtir. Hem babanın hem de annenin üzerine düşen sorumluluklar vardır. İş birliği ile yürütülmesi gerekilen bu süreç hem çocuk hem de ebeveynler için kritik birçok noktaya sahiptir. Dengeli ve istikrarlı davranmak hem sürecin hem de aile içi iletişimin sağlıklı olması için şarttır. Ebeveynlik, hayatın en özel ve en zor yolculuklarından biridir. Çocuğun temel ihtiyaçlarınıkarşılamak, harçlık vermek ya da eğitim almasını sağlamakyeterli değildir. Çocuğun kalbine dokunup sevdiğini göstermek, yanında olduğunu hem davranışlarla hem sözlerle çocuğa hissettirmek, özgüvenini ve özsaygısını desteklemek ve bir birey olarak yetiştirmek çok önemlidir.

İşte bu noktada sağlıklı iletişim devreye girer. İletişimi güçlü olan çocuk, özgüvenli, mutlu ve sorumluluk sahibi bireyler olarak yetişir. Peki bu iletişimin altın kuralları nelerdir?

1. Dinlemeyi Bilmek

Çocuk konuşurken ebeveynler çocuğa odaklanmalı, anlattıklarının değerli olduğu hissettirilmelidir. Televizyona ya da telefona bakarken geçiştirilmiş cevaplar çocuğu değersiz hissettirir. Dinlemek sadece kulak vermek değil, gerçekten anlayarak cevap vermektir. Bu kimine göre basit ya da abartı bir davranış olarak görünse de çocuğun dünyasında çok büyük fark yaratır.

2. Göz Teması Kurmak

Göz teması, sözlerden daha büyük bir etkiye sahiptir. Çocuğa “Yanındayım ve benim için önemlisin demenin. Seni dinliyorum.” Mesajını net ve doğru bir şekilde verir. Bu ayrıntı ise çocukta güven duygusunu pekiştirir.

3. Sabırlı Olmak

Çocuklar yetişkinler kadar hızlı konuşup, kendini kolay ifade edemez. Onun sözünü kesmeden, sabırla dinlemek çok önemlidir. Bu yaklaşım, kendine olan güvenini artırır. Olaylar karşısında sabır göstererek çözümler üretmesini sağlar.

4. Yargılamadan Dinlemek

“Sen zaten hep böylesin” ya da “Bu çok saçma” gibi ifadeler çocuğun içine kapanmasına yol açar. Kendini açmanın doğru olmadığını öğrenir ve duygu düşüncelerini paylaşmaktan kaçınır. Oysa ki her çocuğun farklı bir bakış açısı ve iç dünyası vardır. Onu anlamaya çalışmak, değer gördüğünü hissettirir.

5. Net ve Açık Mesajlar Vermek

Çocuğa yapması gerekeni direkt söylemek gerekir. Basit ve hedef gösteren mesajlar çocuğu doğru yönlendirir. Çocuklar somut ve net mesajlarla daha kolay yön bulurlar.

6. Duygulara Saygı Duymak

Bir çocuk ağladığında “Ağlaman çok saçma!” demek yerine “seni anlıyorum, yanındayım.” demek, onun duygusunu kabul ettiğinizi gösterir. Bu tutum, duygusal zekâsını geliştiren en önemli adımdır. Çocuk bu tutum karşısında duygularından kaçmaması gerektiğini öğrenir.

7. Olumlu Dil Kullanmak

Yapmaması gerekenleri söylemek yerine yapması gerekenleri söylemek daha doğrudur. “Yaramazlık yapma” demek yerine “kurallarımızı uygular mısın?” demek çok daha anlaşılırdır.Olumlu dil, çocuğun ruhunu besler.

8. Örnek Olmak

Çocuğunuza “Bağırma” deyip her fırsatta yüksek sesle konuşuyorsanız, söyledikleriniz etkisiz kalır. Çocuklarduyduklarını değil gördüklerini yapar, Ebeveynin davranışları, en güçlü eğitim aracıdır. Unutulmamalıdır ki çocuklar ailedeki aynadır. Ne görürse onu yansıtıp, davranışlarına döker.

9. Ortak Zaman Yaratmak

Birlikte geçirilen zaman, iletişimin temel yapıtaşıdır. Yalnızca yemek yemek değil, oyun oynamak, yürüyüş yapmak, hatta birlikte sessizce resim çizmek bile aile bağlarını güçlendirir. Bu anlar, aidiyet duygusunu geliştirir.

10. Koşulsuz Sevgi Göstermek

Çocuk sadece başarılı olduğunda değil hata yaptığında da sevildiğini bilip hissetmelidir. Koşullu sevgi, sevilmenin karşılık gerektirdiğini öğretir. Bunu öğrenen çocuk sevmek ve sevilmek için sürekli karşılık vermesi gerektiğini düşünebilir. Bu da çocuğa ciddi sorunlar verebilir. Koşulsuz sevgi ise ona “Ne olursa olsun yanındayım” mesajı verir. Çocuk sevginin kalpten gelen ve herhangi bir karşılık gerektirmediğini öğrenmelidir. Böylece hem sosyal hem de benlik gelişimi için çok önemli ve gereklidir.

 

Son Söz

Çocuklarla kurduğumuz iletişim, sadece bugüne değil, geleceğe de yön verir. Sabır, anlayış ve sevgiyle kurulan gerçek cümleler, onların direkt kalbine dokunur. Bugün dinlediğimiz çocuklarımız, dünyayı ona davrandığımız gibi keşfedip yaşamlarını şekillendireceklerdir. Sağlıklı iletişim kurmayı bilen çocuklar sağlıklı bir toplum yaratır.

Yorumlar
Yorumlar yükleniyor...
Daha fazla yorum yükle...