Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin, eğitimde barışın dilini kurmanın önemine dikkat çekerek, eğitimin, devletin ve diplomasi politikalarının yanında barışa hizmet eden bir dil olması gerektiğini vurguladı. İstanbul Aydın Üniversitesi’nin 2025-2026 Akademik Yılı Açılış Töreni'nde yaptığı konuşmada Tekin, Türkiye’nin eğitimdeki kazanımlarını ve eğitimdeki dönüşümün nasıl şekillendiğini paylaştı.
Tekin, Cumhuriyet’in 102. yıl dönümünü kutlarken, Cumhuriyet’in kurucu değerlerini ve bu değerleri çocuklara aktararak yeni nesillere miras bırakma sorumluluğunu hatırlattı. Ayrıca, geçtiğimiz 22 yıl içinde eğitimdeki değişimlerin, fırsat eşitliği, üniversiteye erişim gibi temel konularda sağladıkları ilerlemeyi dile getirdi. Özellikle yükseköğretimde erişimin yaygınlaştırılması, üniversite sayısının artırılması ve kız-erkek eşitliğinde sağlanan gelişmeleri örnek gösterdi.
Bakan Tekin, üniversitelerdeki baskı ve ideolojik dayatmalara son verildiğini belirterek, kampüslerin artık özgürlükçü bir ortam sağladığını ve eğitim sisteminin temel ilkesinin özgürlük ve fırsat eşitliği olduğunu ifade etti. Ancak bu kazanımların geriye gitmesine izin vermeyeceklerini, üniversitelerin birer düşünce, araştırma ve ifade özgürlüğü alanı olarak kalacağını vurguladı.
Eğitimin sadece bilgi aktarımından ibaret olmadığını, aynı zamanda vicdan, empati ve adalet anlayışının çocuklara kazandırılması gerektiğini belirten Tekin, Filistin ve Gazze’de yaşananlara duyarsız kalmadıklarını, okullarda düzenleyecekleri farkındalık çalışmalarının çocuklara insan onurunu savunma bilinci kazandırmayı hedefleyeceğini söyledi. Bu çalışmalarla, öğrencilere adalet, hukukun üstünlüğü ve barışa olan bağlılıkları pekiştirilecek.
Tekin, eğitimdeki bu vizyonun, tüm toplumun sorumluluğu olduğunu ve hep birlikte çocukların ufkunu bilgiyle, empatiyle, hukukla genişletmenin gerekliliğine değindi. “Eğitimin dili de barışın dili olmak zorundadır,” diyen Tekin, eğitimdeki bu yaklaşımın Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli'nin temel felsefesini oluşturduğunu belirtti.
Son olarak Tekin, üniversitelerde ve okullarda insanların farklılıklarına saygı gösterilmesi gerektiğini, tüm bu kazanımların Türkiye’nin daha aydınlık bir geleceğe ulaşmasında büyük bir rol oynayacağını ifade etti.
