Bingöl'ün Kökeni Nedir?
Bingöl, Doğu Anadolu Bölgesi'nde yer alan, doğal güzellikleri ve tarihi geçmişiyle dikkat çeken köklü şehirlerden biridir.
Bingöl’ün Tarihsel Geçmişine Genel Bir Bakış
Bingöl, Doğu Anadolu Bölgesi’nde yer alan, doğal güzellikleri ve tarihi geçmişiyle dikkat çeken köklü şehirlerden biridir. Coğrafi yapısı gereği tarih boyunca birçok medeniyete ev sahipliği yapmış olan şehir, adını hem doğasından hem de halk arasında anlatılan efsanelerden almıştır. Bölgenin tarihi, milattan önceki dönemlere kadar uzanmakta; Urartular, Persler, Romalılar ve Bizanslılar gibi pek çok uygarlığın izlerini taşımaktadır.
Tarihi kayıtlar, Bingöl ve çevresinin eski çağlarda “Çapakçur” adıyla anıldığını göstermektedir. Bu isim, Osmanlı dönemine kadar kullanılmış ve Cumhuriyet’in ilanından sonra yerini “Bingöl” adına bırakmıştır. Ancak Bingöl isminin ortaya çıkışı, yalnızca idari bir değişiklik değil, halk arasında dilden dile aktarılan derin anlamlı bir efsanenin de sonucudur.
Bingöl İsminin Kökenine Dair Efsaneler
Bingöl adının kökenine dair en yaygın anlatı, bölgedeki göllerden ve su kaynaklarından gelmektedir. Efsaneye göre, Bingöl çevresinde eskiden “bin göl” olarak anılan sayısız küçük su birikintisi, gölet ve kaynak bulunuyordu. Zamanla halk bu doğal güzelliği “Bin Göller Diyarı” olarak anmaya başlamış ve bu ifade kısalarak “Bingöl”e dönüşmüştür.
Bir başka rivayete göre ise Bingöl adının kökeni, su kaynaklarının bolluğundan çok, bu göllerin mistik bir özellik taşıdığına inanan halk kültürüne dayanır. Rivayete göre, bu göllerden birinde dilek tutan kişilerin duaları kabul olurmuş. Dolayısıyla bölge, hem bereketi hem de maneviyatıyla “kutsal suların yurdu” olarak görülmüş ve bu özellik zamanla adının kökleşmesine neden olmuştur.
Bingöl Dağları’ndan doğan buz gibi kaynak suları, şehir genelinde tarım ve hayvancılığın gelişmesini sağlamış, halkın doğayla iç içe yaşadığı bu coğrafya da ismin kalıcılığını pekiştirmiştir.
Çapakçur’dan Bingöl’e: Tarihsel Ad Değişimi
Bingöl’ün eski adı olan “Çapakçur”, bölge tarihinin önemli bir parçasıdır. Bu ismin kökeniyle ilgili de farklı görüşler bulunmaktadır. Bazı tarihçiler, Çapakçur’un Ermenice veya Kürtçe kökenli olduğunu, “temiz su” veya “soğuk akarsu” anlamına geldiğini belirtir. Gerçekten de bölge, çevresindeki zengin su kaynaklarıyla bu tanımlamayı hak eder niteliktedir.
Cumhuriyet döneminde yapılan coğrafi düzenlemeler sırasında şehir, sahip olduğu doğal zenginliği ve halkın benimsediği efsaneleri yansıtacak bir adla yeniden isimlendirilmiştir. 1944 yılında alınan karar doğrultusunda, “Çapakçur” adı “Bingöl” olarak değiştirilmiş ve bu isim resmiyet kazanmıştır. Böylece hem doğanın hem de kültürün iç içe geçtiği bir kimlik ortaya çıkmıştır.
Bu değişiklik, sadece bir isim farklılığı değil, aynı zamanda bölgenin kimliğini ve coğrafi karakterini daha iyi yansıtan bir yeniden doğuş olarak değerlendirilmiştir.
Bingöl Adının Dilbilimsel ve Coğrafi Anlamı
“Bingöl” kelimesi Türkçede doğrudan “bin göl” anlamına gelir. Ancak bu ifade, yalnızca sayı bakımından bir çokluğu değil, aynı zamanda doğanın cömertliğini ve su kaynaklarının bolluğunu da simgeler. Bu yönüyle Bingöl ismi, hem literal hem sembolik bir anlam taşır.
Coğrafi olarak Bingöl, dağlık yapısı, yaylaları ve irili ufaklı su birikintileriyle dikkat çeker. Özellikle Karlıova, Yedisu ve Solhan çevresinde bulunan doğal göller, ismin çıkış kaynağıyla birebir örtüşür. Yine halk arasında, özellikle bahar aylarında karların erimesiyle oluşan küçük göllerin bölgeye “bin göl” görünümü kazandırdığı anlatılır.
Ayrıca dilbilimsel açıdan “Bingöl” adı Türkçe kökenli olduğu gibi, Türklerin bölgeye yerleşmesiyle birlikte halkın doğayı isimlendirme geleneğini de yansıtır. Türk kültüründe doğa unsurlarına dayalı isimlerin sıkça kullanılması, Bingöl’ün adının doğal bir süreçle yerleştiğini gösterir.
Bingöl’ün Adı ile Kimliği Arasındaki Bağ
Bingöl adı, bugün yalnızca bir şehri değil, aynı zamanda bir yaşam tarzını da temsil eder. Bölge insanı için bu isim; doğallık, sakinlik, bereket ve doğa sevgisiyle özdeşleşmiştir. Gölleri, yaylaları ve yeşil vadileriyle bilinen şehir, adının hakkını veren bir doğa zenginliğine sahiptir.
Aynı zamanda Bingöl, Anadolu’da doğayla insanın en uyumlu şekilde var olduğu şehirlerden biri olarak öne çıkar. Bu da adının tarih boyunca değişmeden benimsenmesinin en önemli nedenlerinden biridir.
Bugün Bingöl, adının kökeninde yatan efsaneleriyle, tarihsel dokusuyla ve doğal güzellikleriyle Doğu Anadolu’nun özgün kimliğini en iyi şekilde yansıtan şehirlerden biri olmaya devam etmektedir. Şehrin adı, hem geçmişin bir yansıması hem de doğanın zamansız bir mirası olarak varlığını sürdürmektedir.
Kaynak: Zeki Ersin Yıldırım
Bakmadan Geçme