Yeni nesil neden bağ kurmakta zorlanıyor?

Günümüzde birçok ilişki, başladığı hızla son buluyor. Modern dünyanın hız odaklı yaşam tarzı, insan ilişkilerini ve duygusal bağları da yeniden şekillendiriyor.

Günümüzde birçok ilişki, başladığı hızla son buluyor. Modern dünyanın hız odaklı yaşam tarzı, insan ilişkilerini ve duygusal bağları da yeniden şekillendiriyor. Medicana Sağlık Grubu Psikoloji Bölümü'nden Klinik Psikolog Kübra Adam, ilişkilerin neden bu kadar hızlı başlayıp hızla sona erdiğini değerlendirdi.

“Günümüz dünyasında bireyler hız ve doyum odaklı yaşamaya alıştı,” diyen Psk. Kübra Adam, ilişkilerin de bu anlayıştan etkilendiğini belirtti. “Artık birçok kişi, bir ilişkiye emek vermek yerine, beklentilerinin hemen karşılanmasını istiyor. Oysaki bir ilişki, zamanla inşa edilir,” diyerek sabırsızlık ve anlık tatmin ihtiyacının ilişkilerdeki temel sorunlardan biri olduğunu vurguladı.

Kübra Adam, sosyal medyanın, beklenti baskısının ve yüzeysel iletişimin ilişkilerin kalıcılığını tehdit ettiğine dikkat çekti. “Yeni nesil, ilişkileri çoğu zaman romantik bir bağdan çok, tüketilebilir bir deneyim gibi yaşıyor,” diyerek günümüzdeki ilişkilerdeki hızlı kopuşların temelinde duygusal olgunluk eksikliği ve kişisel farkındalık yetersizliği olduğunu söyledi.

Yeni nesil neden bağ kurmakta zorlanıyor?

“Tanışma süreci yaşanmadan, karşılıklı değerler ve hedefler sorgulanmadan kurulan ilişkiler, küçük bir krizde dağılabilir,” diyen Psk. Adam, bu tarz deneyimlerin bireyde özgüven kaybına ve gelecekte bağ kurma güçlüklerine yol açabileceğini ifade etti.

Sağlıklı bir ilişkinin temelinde duygusal olgunluk olduğunu belirten Kübra Adam, şunları söyledi:
“Kendini tanıyan, sınırlarını bilen, geleceğe dair beklentilerinin farkında olan bireyler, hayatına alacakları kişide de ne aradığını bilir. İlişki yürütmek sadece anlaşmak değil, aynı zamanda anlamak ve sabretmektir. Duygusal olarak olgunlaşmamış bireyler ise en küçük çatışmada geri çekilme, sessizlik ya da tamamen terk etme gibi yolları tercih edebilir.”

Bu davranışların uzun vadede bağ kurmayı zorlaştırdığını ifade eden Adam, “Partnerine değer veren, birlikte vakit geçiren, karşılıklı beklentilere karşılık veren ve ilişkisini başkalarıyla kıyaslamayan bireyler daha sağlıklı bağlar kurabilir,” dedi.

Adam ayrıca, “Bireysel terapi süreci ile kişi, kendi ihtiyaçlarını, sınırlarını ve ilişki içindeki rollerini daha iyi analiz eder. Bu da daha sağlam temellere dayalı birlikteliklerin kurulmasına yardımcı olur,” ifadelerini kullandı.

Karaköse Haber - Bizi Sosyal Medyada Takip Edin!

Bakmadan Geçme