Türkiye'nin enerji ithalatı mart ayında yükseldi
Enerji kaleminde dışa bağımlılığın faturası büyümeye devam ediyor.
Türkiye’nin enerjiye olan bağımlılığı, mart ayı dış ticaret verilerine de net şekilde yansıdı. Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) ve Ticaret Bakanlığı iş birliğiyle yayımlanan geçici dış ticaret istatistiklerine göre, ülkenin enerji ithalatı faturası mart ayında geçen yılın aynı ayına kıyasla yüzde 6,4 oranında artarak 5 milyar 864 milyon 68 bin dolar seviyesine çıktı. Bu artış, küresel enerji fiyatlarındaki dalgalanmanın ve döviz kurlarındaki hareketliliğin etkisiyle enerji ithalatındaki yükü bir kez daha gündeme taşıdı.
Geçtiğimiz yılın mart ayında bu rakam 5 milyar 511 milyon 248 bin dolar olarak kaydedilmişti. Böylece yıllık bazda enerji ithalatında kayda değer bir artış yaşandığı görülüyor. Enerji kalemleri içinde yer alan “mineral yakıtlar, mineral yağlar ve bunların damıtılmasından elde edilen ürünler, bitümenli maddeler ve mineral mumlar” gibi ürünler bu tutarın büyük kısmını oluşturdu. Bu ürünlerin ithalatındaki artış, yalnızca sanayide değil, ulaşım ve konut tüketiminde de enerjiye olan yoğun talebi ortaya koyuyor.
Türkiye’nin toplam ithalatı ise mart ayında yüzde 2,2 oranında artarak 30 milyar 610 milyon 139 bin dolar olarak hesaplandı. Toplam ithalat içinde enerji önemli bir yer tutmaya devam ederken, enerji faturası tek başına toplam ithalatın yaklaşık beşte birine karşılık geliyor. Bu durum enerji güvenliği ve yerli kaynaklara yönelme konusundaki stratejilerin ne kadar hayati olduğunu yeniden hatırlatıyor.
Bununla birlikte dikkat çekici bir diğer detay ise ham petrol ithalatındaki düşüş oldu. Mart ayında Türkiye’nin ham petrol ithalatı, geçen yılın aynı ayına göre yüzde 6,6 oranında azalarak 2 milyon 504 bin 129 ton seviyesine geriledi. Bu düşüş, rafineri üretimindeki yavaşlamadan mı yoksa alternatif kaynaklara yönelimden mi kaynaklandığı konusunda net bir bilgi verilmedi. Ancak genel enerji ithalatındaki artışa rağmen ham petroldeki bu azalma, enerji dengelerinde farklı bir tabloyu işaret ediyor olabilir.
Enerji alanındaki bu gelişmeler, dış ticaret dengesine ve cari açık verilerine de doğrudan yansıyor. Artan enerji ithalatı, ihracat gelirleriyle dengelenemediği takdirde dış ticaret açığını derinleştirme riski taşıyor. Uzmanlar, enerjide dışa bağımlılığın azaltılması için yenilenebilir enerji yatırımlarının ve enerji verimliliği projelerinin hızla artırılması gerektiğini vurguluyor.
Türkiye’nin enerji ihtiyacının büyük bölümünü ithalatla karşıladığı göz önüne alındığında, küresel enerji piyasalarındaki her fiyat hareketi, ülke ekonomisi üzerinde doğrudan etkiler yaratmaya devam edecek gibi görünüyor. Özellikle döviz kurlarındaki belirsizlikler ve jeopolitik gelişmeler, bu etkiyi daha da artırabilir.
Bakmadan Geçme





