Türkiye'de unutulan tehlike geri mi dönüyor?

Tropikal ülkelerde yeniden artış gösteren sıtma, sadece yerel bir sorun değil. Uzmanlar, yurt dışından gelen vakaların Türkiye'de yeniden risk oluşturduğunu vurguluyor.

Dünya genelinde milyonlarca insanı etkileyen sıtma, özellikle tropikal bölgelerde yeniden yükselişe geçti. Afrika ve Güneydoğu Asya gibi hastalığın yoğun olarak görüldüğü coğrafyalarda vakalarda artış gözlemlenirken, Türkiye gibi sıtmayı uzun yıllar önce kontrol altına almış ülkelerde de yeniden gündeme geliyor. Medipol Mega Üniversite Hastanesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Uzmanı Prof. Dr. Bahadır Ceylan, bu sessiz tehlikenin ciddiyetine dikkat çekiyor.

Sıtmanın, yalnızca yerel halkı değil, tropikal bölgelere seyahat eden herkesi tehdit ettiğini belirten Prof. Dr. Ceylan, hastalığın ilk belirtileri hakkında şu bilgileri verdi:
“Sıtma, genellikle 39-40 dereceyi bulan yüksek ateşle başlar. Titreme, bilinç bulanıklığı ve halsizlikle seyreder. Parazitin kana yayılmasıyla birlikte bağışıklık sistemi aşırı tepki verir ve bu da kalp, karaciğer, böbrek gibi hayati organlarda yetmezliğe neden olur.”

Hastalığın, Anofel türü sivrisinekler aracılığıyla bulaştığını hatırlatan Prof. Dr. Ceylan, özellikle bataklık, durgun su ve nemli alanlarda bu sivrisineklerin kolayca ürediğini söyledi.
“Türkiye geçmişte sıtmanın yaygın olduğu bir ülkeydi. Ancak yoğun sağlık çalışmaları sayesinde hastalık kontrol altına alındı. Buna rağmen, tropikal ülkelerden dönen kişiler aracılığıyla yeniden gündeme gelebiliyor,” dedi.

Türkiye'de unutulan tehlike geri mi dönüyor?

Günümüzde Türkiye’de görülen sıtma vakalarının büyük çoğunluğunu yurt dışından gelen kişiler oluşturuyor. Prof. Dr. Ceylan, bu nedenle özellikle Afrika, Hindistan, Güney Amerika gibi tropikal bölgelere giden kişilerin dönüşte sağlıklarını yakından takip etmeleri gerektiğini vurguladı:
“Seyahatten sonra titreme, ateş, halsizlik gibi belirtiler varsa kişi zaman kaybetmeden bir sağlık kuruluşuna başvurmalı. Çünkü tedavide geç kalındığında tablo hızla kötüleşebilir.”

Sıtmanın tedavisinde kullanılan ilaçların hastalığın erken evresinde çok etkili olduğunu belirten Prof. Dr. Ceylan, geç kalındığında hastalığın ölümcül seyrettiğini söyledi.
“Tedaviye erken başlanmazsa çoklu organ yetmezliği, şok durumu ve ölümle sonuçlanan süreç kaçınılmaz olabilir. Bu yüzden tropikal bölgelere gidecek herkesin bilinçli hareket etmesi, dönüşte en ufak belirtiyi dikkate alması büyük önem taşıyor,” ifadelerini kullandı.

Sıtmanın yalnızca yoksul bölgelerin hastalığı olduğu algısının yanlış olduğunu belirten uzmanlar, bu sessiz tehlikenin küresel bir sağlık sorunu olduğuna dikkat çekiyor. Tedbir alınmadığında hem bireysel hem de toplumsal düzeyde ciddi sağlık krizlerine yol açabileceği uyarısında bulunuluyor.

 

Karaköse Haber - Bizi Sosyal Medyada Takip Edin!

Bakmadan Geçme