Türkiye'de her yıl 20 bin kadın jinekolojik kanserle karşılaşıyor
Her yıl Türkiye'de yaklaşık 15-20 bin kadının jinekolojik kanser tanısı aldığına dikkat çeken Prof. Dr. Polat Dursun, erken tanının yaşam şansı açısından kritik olduğunu ve düzenli jinekolojik kontrollerin ihmal edilmemesi gerektiğini vurguladı.
Türk Jinekolojik Kanser Vakfı Başkanı Prof. Dr. Polat Dursun, jinekolojik kanserlerin her yıl dünya genelinde 1,5 milyon kadını etkilediğini ve Türkiye’de ise 15 ila 20 bin yeni vaka tespit edildiğini belirterek, erken tanının sağlanabilmesi için düzenli jinekolojik kontrollerin şart olduğunu söyledi.
Anadolu Ajansı’na açıklamalarda bulunan Dursun, Dünya Sağlık Örgütü verilerine göre her yıl dünya genelinde 18 milyon kişinin kansere yakalandığını ifade etti. Bu sayının önemli bir bölümünü jinekolojik kanserlerin oluşturduğunu belirten Dursun, “Ne yazık ki bu hastalıklar nedeniyle her yıl birçok kadını kaybediyoruz. Oysa erken teşhisle bu oranı ciddi şekilde azaltmak mümkün,” dedi.
Kadınların sağlıklı bir yaşam sürdürebilmesi için dengeli beslenme, fiziksel aktivite ve düzenli sağlık kontrollerine dikkat etmesi gerektiğini dile getiren Dursun, özellikle karın bölgesinde oluşan şişlik, ağrı, kabızlık ve düzensiz adet kanamalarının jinekolojik bir değerlendirme gerektirdiğini vurguladı.
“Her kanserde olduğu gibi jinekolojik kanserlerde de erken tanı hayat kurtarır. Bu nedenle kadınların hiçbir şikayet olmasa bile yılda bir kez jinekolojik muayeneye gitmesi büyük önem taşır,” diyen Dursun, HPV testi, Pap-Smear testi ve HPV aşılarının da erken tanı ve korunma açısından kritik rol oynadığını belirtti.
Dursun, jinekolojik kanserlerin her zaman erken belirti vermediğini, özellikle yumurtalık kanserinin genellikle sessiz ilerlediğini ve sadece muayene ya da görüntüleme yöntemleriyle tespit edilebildiğini söyledi. Bu nedenle düzenli kontrolün gerekliliğinin altını çizdi.
Genç yaşta koruyucu sağlık önlemlerinin alınmasının önemine de dikkat çeken Prof. Dr. Dursun, “HPV aşısı, rahim ağzı kanseri başta olmak üzere bazı jinekolojik kanser türlerinden korunma konusunda etkilidir. 11 ila 15 yaş arasındaki kız ve erkek çocuklarının aşılanması, bu hastalıkların önlenmesi açısından oldukça değerlidir,” ifadelerini kullandı.
Türkiye’nin jinekolojik kanser tedavisinde ileri bir noktada olduğunu belirten Dursun, alanında uzman jinekolojik onkologlar sayesinde hastaların dünya standartlarında tedavi gördüğünü söyledi. Türkiye’de uygulanan jinekolojik kanser cerrahilerinin birçok ülkede örnek alındığını da ekledi.
Prof. Dr. Dursun, kanser farkındalığının toplum genelinde artırılmasının önemine vurgu yaparak, kadınların kendi sağlıklarını ihmal etmemesi gerektiğini ifade etti. Özellikle belirtiler başlamadan önce alınacak önlemlerin, yaşam süresi ve kalitesini artırabileceğini belirtti.
Bakmadan Geçme





