TSE'den yapay zekaya güven damgası

Türk Standardları Enstitüsü (TSE) Başkanı Mahmut Sami Şahin, yapay zekaya yönelik standart ve belgelendirme sürecinin artık resmen uygulamaya geçtiğini açıkladı. Şahin, yapay zekanın hayatın tüm alanlarını dönüştürdüğünü, bu nedenle etik, güvenilir ve denetlenebilir bir çerçeveye ihtiyaç duyulduğunu vurguladı.

14 Ekim Dünya Standartlar Günü öncesinde konuşan Şahin, bu yılki kutlamaların ilk kez Ankara’da yapılacağını söyledi. Dünya Standartlar Günü’nün, standartların insan yaşamına kazandırdığı güveni ve sürdürülebilir kalkınmadaki rolünü vurgulamak için önemli bir tarih olduğunu belirten Şahin, “Bu fikrin doğuşunda Türkiye’nin imzası var. Dönemin TSE Başkanı Faruk Sünter, 1970’ten itibaren dünyada kutlanmaya başlayan bu özel günün mimarlarından biri olmuştur.” dedi.

Bu yılın temasının “dijital güven ve yapay zeka” olduğunu hatırlatan Şahin, dijital dönüşümün artık yalnızca teknolojiyle sınırlı kalmadığını, toplumsal yaşamın tamamını etkilediğini dile getirdi. Yapay zekanın üretimden ulaştırmaya, sağlıktan kamu yönetimine kadar geniş bir alanda karar verici konuma geldiğini vurgulayan Şahin, “Bu sistemlerin şeffaf, etik ve hesap verebilir biçimde çalışması gerekiyor. İşte bu noktada standartlar, hem güvenlik hem de etik çerçeveyi oluşturuyor.” ifadelerini kullandı.

TSE’nin 2022’de kurduğu Yapay Zeka Ayna Komitesi sayesinde Avrupa Birliği (AB) ve uluslararası platformlardaki standart gelişmelerini yakından takip ettiklerini belirten Şahin, Türkiye’nin bu süreçte aktif bir rol üstlendiğini söyledi. “ISO/IEC 42001 standardı kapsamında yapay zeka yönetim sistemi belgelendirmelerini uygulamaya başladık. Bu belge, yapay zeka sistemlerinin etik, güvenilir ve hesap verebilir biçimde çalıştığını kanıtlayan uluslararası bir güven göstergesidir.” dedi.

TSE’nin yalnızca belgelendirme değil, aynı zamanda eğitim ve teknik altyapı yönünden de ciddi yatırımlar yaptığını ifade eden Şahin, Orta Doğu Teknik Üniversitesi’nde açılan yapay zeka mühendisliği yüksek lisans programının bu yönde önemli bir adım olduğunu söyledi. Ayrıca Ankara Kalite Kampüsü Projesi kapsamında yapay zeka, siber güvenlik ve yazılım testlerine yönelik yeni laboratuvar merkezlerinin kurulacağını aktardı.

Siber güvenlik alanında yürütülen çalışmalara da değinen Şahin, “Ortak kriter belgelendirmeleri, veri güvenliği denetimleri ve beyaz şapkalı hacker eğitimleriyle kamu ve özel sektörün dijital savunma kapasitesini güçlendiriyoruz. Kamu projelerinde artık TSE onaylı sızma testi sertifikası aranabiliyor. Bu, Türkiye’nin dijital altyapısını koruma yönünde atılmış önemli bir adımdır.” ifadelerini kullandı.

TSE belgelerinin Türk sanayisine uluslararası pazarda rekabet avantajı sağladığını belirten Şahin, “Dijital güven alanında TSE’den belge alan kurumlar, hem müşterileri hem de iş ortakları nezdinde güven kazanıyor. Ayrıca AB düzenlemelerine uyum kolaylaşıyor, böylece firmalar küresel pazarda daha güçlü hale geliyor.” dedi.

Ankara Kalite Kampüsü’nün Türkiye’nin kalite altyapısını geleceğe taşıyacak stratejik bir yatırım olduğunu da vurgulayan Şahin, “Yüksek teknolojili laboratuvarlar kurulacak, savunmadan otomotive kadar birçok sektöre hizmet vereceğiz. Bu kampüs, sadece TSE’nin değil, Türkiye’nin küresel güvenilirlik markası olacak.” sözleriyle konuşmasını tamamladı.