Belçika’nın başkenti Brüksel’de düzenlenen NATO Dışişleri Bakanları Toplantısı kapsamında temaslarını sürdüren Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, Türk basın mensuplarının sorularını yanıtladı. Ülke temsilcileriyle yoğun görüşmeler yaptığını belirten Fidan, özellikle Avrupa Birliği ile ilişkilerin seyrine dair değerlendirmelerde bulundu. Türkiye’nin Avrupa’nın güvenlik mimarisine sağladığı katkılar ve AB üyelik sürecindeki mevcut tıkanıklıklar gündeme gelirken, Fidan bu konuda AB yetkilileriyle kapsamlı temaslar gerçekleştirdiklerini aktardı.
AB yetkilileri ve NATO üyesi ülkelerin dışişleri bakanlarıyla iki gün boyunca görüşmeler yaptığını hatırlatan Fidan, gündemde Ukrayna’daki muhtemel barış süreci, Gazze’de yaşanan insani kriz, Suriye’deki gelişmeler ve Türkiye’nin dış politika pozisyonunun önemli yer tuttuğunu belirtti. Fidan, Türkiye'nin bu konulardaki stratejik öneminin tüm muhatapları tarafından yakından izlendiğini ifade etti.
AB Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Kaja Kallas ve AB Komisyonunun Genişlemeden Sorumlu Üyesi Marta Kos ile uzun ve kapsamlı bir görüşme gerçekleştirdiklerini söyleyen Fidan, Türkiye–AB ilişkilerinde açılması gereken fasıllar, katılım sürecindeki blokajlar ve 2019'daki kararların yeniden değerlendirilmesi gerektiğini dile getirdi. Gümrük Birliği’nin güncellenmesi, vize serbestisi ve Avrupa Yatırım Bankasının Türkiye’de yeniden tam kapasiteyle faaliyet göstermesi gibi başlıkların öncelikli alanlar olduğunu ifade etti.
Türkiye’nin dış politikada birçok alanda ilerleme sağladığını vurgulayan Fidan, Rusya-Ukrayna savaşı ve Gazze krizi gibi kritik bölgelerde Türkiye ile AB arasındaki işbirliği kapasitesinin yüksek olduğunu belirtti. Bu işbirliğinin hem Türkiye’nin hem de Avrupa’nın çıkarlarına hizmet ettiğini söyleyerek, ortak çalışma alanlarının genişletildiğini kaydetti.
Fidan, AB ülkeleriyle birebir ilişkilerin güçlü seyrettiğini, ancak AB kurumsal yapısında yaşanan tıkanmaların özellikle GKRY’nin tutumundan kaynaklandığını belirterek şu ifadeyi kullandı:
“Kiminle konuşursam konuşayım GKRY’den şikayet ediyorlar. Avrupa Birliği ve Türkiye arasında 400 milyondan fazla insanın kaderini ilgilendiren bir sinerji alanı söz konusu. Bunun bir grup insan tarafından rehin alınması stratejik açıdan kimsenin kabul edebileceği bir durum değil.”
AB’de birçok konunun oy birliğiyle kabul edilmesine de değinen Fidan, bu mekanizmanın suistimal edildiğini, blokajların Türkiye–AB ilişkilerini olumsuz etkilediğini dile getirdi. Türkiye’nin dış politikada “kimseye koz vermeden, ancak kendi pozisyonunu da bırakmadan” ilerlediğini vurguladı.
Rusya–Ukrayna barış müzakerelerine dair soruları da yanıtlayan Fidan, Türkiye’nin masadan kalmamanın önemine vurgu yaptığını ifade ederek, ara buluculuk girişimlerinin sürdüğünü söyledi. ABD Başkanı Donald Trump’ın özel temsilcisi Steve Witkoff’un yürüttüğü temasların kritik önemde olduğunu belirtti.
Karadeniz’de ticari gemilere yönelik saldırılarla ilgili değerlendirmelerinde ise Bulgaristan ve Romanya ile ortak çalışma grubu kurulduğunu belirten Fidan, güvenlik risklerinin bölgesel ticareti ciddi şekilde tehdit ettiğini kaydetti. Türkiye’nin Karadeniz’deki uzun kıyı şeridi nedeniyle daha büyük sorumluluk üstlendiğini ifade ederek, deniz güvenliğini korumaya yönelik çalışmaların sürdüğünü söyledi.
