Milli hava araçlarında yerlilik oranı artıyor

Türk Havacılık ve Uzay Sanayii (TUSAŞ), milli hava aracı üretiminde yerlilik oranını artırmak amacıyla yerli firmalarla stratejik ortaklıklar kurmaya devam ediyor. 2034 yılına kadar yaklaşık 500 KAAN, HÜRJET ve HÜRKUŞ ile 350’nin üzerinde GÖKBEY, ATAK ve diğer döner kanatlı hava aracını üretme planı çerçevesinde yürütülen çalışmalar, sektörde yetkinliği kanıtlanmış firmaların katkısıyla ilerliyor.

Bu hedef doğrultusunda TUSAŞ, yerli savunma sanayi şirketi TTAF Savunma ile önemli bir stratejik partnerlik protokolüne imza attı. 2013 yılında kurulan TTAF Savunma, kurulduğu günden bu yana TUSAŞ’ın birçok projesinde kablo gruplama ve elektromekanik üretim alanlarında etkin rol aldı. Yeni imzalanan protokol ile bu iş birliği daha derin ve sürdürülebilir bir yapıya kavuşmuş oldu.

TTAF Savunma, bugüne kadar T129 ATAK taarruz helikopteri ve HÜRKUŞ eğitim uçağı başta olmak üzere çeşitli milli platformlarda kablo demetleme, prototipleme, elektromekanik tasarım ve seri üretim süreçlerinde aktif görev aldı. TTAF tarafından üretilen sistemler, gerek TUSAŞ’ın gerekse Türk Silahlı Kuvvetlerinin zorlu testlerinden başarıyla geçerek sahada görev yaptı. HÜRKUŞ’un test kablajları da şirketin katkısıyla üretildi ve Türkiye'nin Avrupa Havacılık Emniyeti Ajansı (EASA) sertifikası alan ilk uçağı olarak test süreçlerine destek sağladı.

Yalnızca üretim değil, tasarım aşamasına da entegre olan TTAF Savunma, dışa bağımlılığı azaltan alternatif malzeme çözümleri sunarak ürünlerin form-uyum-fonksiyon özelliklerini optimize ediyor. Tüm üretim süreçlerinde yüksek voltaj, izolasyon direnci ve süreklilik gibi kalite testlerini titizlikle uygulayan firma, savunma ve havacılık sanayisinde güvenilir bir çözüm ortağı konumuna ulaştı.

TTAF, yalnızca hava araçlarıyla sınırlı kalmayıp; zırhlı kara araçları, mayına dayanıklı araçlar, taktik sistemler, seyyar köprüler ve insansız hava-kara-deniz araçlarına da elektromekanik çözümler sunuyor. Bu ürünler, Türkiye içinde ve dışında başarıyla görev yapan sistemlerde kullanılıyor.

TUSAŞ ile yapılan stratejik partnerlik, yalnızca iki şirketin iş birliğini değil, aynı zamanda Türkiye’nin savunma sanayisinde yerli üretim kapasitesinin daha da gelişmesini temsil ediyor. Protokol sayesinde TTAF Savunma, KAAN, HÜRJET, GÖKBEY gibi ileri teknolojiye sahip projelerde çok daha aktif rol üstlenecek. Bu katkı, üretim süreçlerinin hem daha hızlı ilerlemesine hem de maliyetlerin azaltılmasına olanak tanıyacak.

TTAF Savunma Genel Müdürü Ergün İşgör, protokol ile ilgili değerlendirmesinde şu ifadeleri kullandı:

“TUSAŞ ile iş birliğimizin stratejik partnerlik düzeyine çıkması, savunma sanayisindeki yolculuğumuzda bir dönüm noktası. Bugüne kadar gösterdiğimiz yüksek kalite ve güvenilirlik sayesinde, bu ortaklık daha geniş bir vizyonu beraberinde getiriyor. Yerli ve milli savunma sanayisine olan katkımızı artırarak küresel ölçekte rekabet gücümüzü yükseltmeyi hedefliyoruz.”

İşgör ayrıca, TTAF Savunma’nın bundan sonra sadece bir tedarikçi değil, aynı zamanda tasarım ve üretim süreçlerine yön veren bir mühendislik ortağı olarak TUSAŞ projelerinde konumlanacağını vurguladı.

Bu iş birliği, Türkiye'nin stratejik savunma hedeflerine yerli kaynaklarla ulaşma kararlılığını bir kez daha ortaya koyuyor.