Kekemelikte erken tanı tedavi sürecini kolaylaştırıyor
Bakırköy Dr. Sadi Konuk Eğitim ve Araştırma Hastanesi Çocuk ve Ergen Psikoloğu Dila Begüm Ubay, erken tanının kekemelik tedavisinde başarıyı büyük ölçüde artırdığını belirtti.
Bakırköy Dr. Sadi Konuk Eğitim ve Araştırma Hastanesi Çocuk ve Ergen Psikoloğu Dila Begüm Ubay, 22 Ekim Dünya Kekemelik Günü kapsamında yaptığı açıklamada, kekemeliğin doğru terapi yöntemleriyle tedavi edilebilen bir konuşma bozukluğu olduğunu belirtti. Kekemeliğin, konuşma sırasında seslerin, kelimelerin ya da hecelerin istemsizce uzatılması, duraklamalar ya da tekrarlanmasıyla kendini gösterdiğini ifade eden Ubay, erken tanı ve tedaviyle bu bozukluğun önemli ölçüde kontrol altına alınabileceğini vurguladı.
Ubay, kekemelikle ilgili toplumda yaygın olan yanlış inanışları da düzeltti. Kekemeliğin bir hastalık değil, konuşma akışının bozulmasıyla ilgili bir durum olduğunu belirten Ubay, kekemeliğin ilaç tedavisiyle iyileştirilemeyeceğini, ancak uygun terapi teknikleriyle yönetilebileceğini söyledi. Özellikle ailelerin kekemelik görülen çocuklarında erken dönemde uzman desteği alarak, terapilere yönlendirmenin önemine dikkat çekti.
Kekemelikle İlgili Yanlış İnançlar ve Sosyal Zorluklar
Kekemeliğin toplumda hala utanılacak bir durum olarak algılandığını belirten Ubay, bu yanılgıların tedaviyi engelleyen önemli faktörler arasında yer aldığını ifade etti. Kekemelik yaşayan çocukların sosyal ortamlarda, özellikle okullarda özgüven kaybı yaşayabileceğini ve bu durumun onlara duygusal açıdan zarar verebileceğini söyledi. Ayrıca, kekemelikle mücadele eden çocukların akran zorbalığına maruz kalabileceği ve bunun kaygı düzeylerini artırarak okula gitmekte isteksizlik oluşturabileceğini belirtti.
Kekemelik tedavisinde sosyal destek ve ailelerin rolünün çok önemli olduğunu söyleyen Ubay, çocukların özgüvenlerini kazanmalarına yardımcı olmanın tedavi sürecindeki önemli adımlardan biri olduğunu belirtti. Terapi sürecinde, yalnızca konuşma becerileri değil, aynı zamanda duygusal ve psikolojik durumlar da dikkate alınarak bütüncül bir yaklaşım benimseniyor.
Erken Müdahale ile İyileşme Oranı Yüksek
Ubay, kekemeliğin tedavisinde erken yaşta başvuruların çok önemli olduğunu ifade etti. Kekemelik belirtileri gözlemlendiği anda, özellikle ilk 6-12 ay içinde yapılan başvuruların yüksek başarı şansı sunduğunu vurguladı. Erken tedavi, kekemeliğin ilerlemeden kontrol altına alınmasını sağlayabiliyor. Ayrıca, 12-14 aydan fazla süren kekemelik durumlarında, tedavi süreci daha uzun ve zorlu olabiliyor. Bu nedenle, kekemelik belirtileri görülen çocukların erken dönemde uzman desteği almasının önemini tekrar hatırlattı.
Ubay, kekemelik tedavisinde uygulanan yöntemlerin başında konuşma hızını yavaşlatma, nefes tekniklerini doğru kullanma ve bilişsel davranışçı terapi gibi yöntemlerin geldiğini söyledi. Ayrıca, küçük yaşlardaki çocuklar için oyun terapilerinin de etkili olduğunu belirtti. Tedavi sürecinde, sosyal kaygıları azaltmaya yönelik çalışmalar ve depresif semptomların tedavi edilmesi de önemli adımlar arasında yer alıyor.
Toplumda Farkındalık Yaratılmalı
Dila Begüm Ubay, kekemelikle ilgili toplumda farkındalık yaratmanın önemine de değindi. Kekemelikle ilgili yanlış bilgi ve önyargıların, tedavi sürecini olumsuz etkileyebileceğini söyleyen Ubay, Dünya Kekemelik Günü'nün bu konuda farkındalık yaratmak için önemli bir fırsat sunduğunu belirtti. Ubay, "Kekemelik, utanılacak ya da çekinilecek bir durum değildir. Uygun destek ve terapi yöntemleriyle kontrol altına alınabilir," diyerek ailelere erken müdahale çağrısında bulundu.
Bakmadan Geçme





