Hürremşehr Füzesi Nedir, Özellikleri Neler?

Hürremşehr Füzesi: İran’ın Hipersonik Gücü ve Orta Doğu’daki Yeni Gerilim Dalgası

18 Haziran 2025’te, İran’ın Tel Aviv’e yönelik düzenlediği saldırıda ilk kez kullandığı Hürremşehr füzesi, dünya gündemini sarsarak Orta Doğu’daki güç dengelerini yeniden tartışmaya açtı. “Şeytanın Nefesi” olarak da anılan bu hipersonik balistik füze, İran’ın savunma teknolojisindeki iddiasını gözler önüne seriyor. Peki, Hürremşehr füzesi nedir, hangi özelliklere sahip ve neden bu kadar konuşuluyor? İşte bu güçlü silahın detayları ve bölgesel etkilerine dair özgün bir analiz.

Hürremşehr Füzesi: Kökeni ve Amacı

Hürremşehr füzesi, adını İran-Irak Savaşı’nın kritik savaş alanlarından biri olan Hürremşehr kentinden alıyor. İran Devrim Muhafızları tarafından geliştirilen bu füze, 2023’te tanıtılan son modeli “Hayber” ile balistik füze teknolojisinde yeni bir sayfa açtı. Füze, Kuzey Kore ile yapılan teknolojik iş birliğinden ilham alsa da, İran’ın özgün mühendislik katkılarıyla dikkat çekiyor. Hürremşehr, özellikle düşman hava savunma sistemlerini etkisiz hale getirme ve yüksek isabet oranıyla stratejik hedefleri vurma amacı taşıyor. İran, bu silahı “Adalet Kalkanı” operasyonu kapsamında 18 Haziran 2025’te Tel Aviv’e fırlatarak ilk kez savaş alanında test etti.

Teknik Özellikler: Hürremşehr’in Gücü

Hürremşehr füzesi, hem hızı hem de yıkıcı kapasitesiyle modern savaş teknolojilerinde çığır açıyor. İşte başlıca özellikleri:

• Menzil: 1.800-2.200 kilometre, bu da İran’dan Avrupa’nın bazı bölgelerine ulaşabilecek bir tehdit demek.

• Hız: Mach 14-17 (saatte yaklaşık 17.000-20.000 km), hipersonik kategoride.

• Harp Başlığı: 1.600 kg’a kadar patlayıcı taşıyabiliyor; sığınak delici veya yüksek infilaklı başlıklar kullanılabiliyor.

• Boyutlar: 12.8 metre uzunluk, 1.4 metre çap.

• Ağırlık: Yaklaşık 20 ton.

• Yakıt: Sıvı yakıt sistemi, hızlı hazırlık ve fırlatma imkânı.

• Navigasyon: Gelişmiş yönlendirme sistemi, manevra kabiliyetiyle radarlara yakalanmayı zorlaştırıyor.

Füzenin hipersonik hızı, mevcut hava savunma sistemlerinin (örneğin, İsrail’in Demir Kubbe’si) tespit ve engelleme kapasitesini zorluyor. Ayrıca, düşük irtifada manevra yapabilmesi, hedefe ulaşma olasılığını artırıyor.

Stratejik Rolü ve İlk Kullanımı

Hürremşehr füzesinin 18 Haziran 2025’te Tel Aviv’e fırlatılması, İran’ın uzun süredir hazırladığı bir caydırıcılık hamlesi olarak değerlendiriliyor. Füze, İsrail’in İran’ın Suriye’deki hedeflerine yönelik son hava saldırılarına misilleme olarak kullanıldı. İranlı yetkililer, füzenin “hedeflerini tam isabetle vurduğunu” iddia ederken, İsrail tarafı “sınırlı hasar” rapor etti ve karşı saldırı hazırlığında olduğunu duyurdu. Hürremşehr’in bu ilk kullanımı, İran’ın yalnızca savunma değil, aynı zamanda taarruz kapasitesini de sergileme niyetini ortaya koydu.

Füzenin dikkat çeken bir diğer özelliği, çoklu harp başlığı taşıma potansiyeli. Bu, tek bir füzenin birden fazla hedefi vurabilmesini sağlayarak stratejik önemini artırıyor. İranlı bir savunma uzmanının ifadesiyle, “Hürremşehr, bir füzeden çok bir mesaj: Bölgedeki hiçbir düşman güvende değil.”

Bölgesel ve Küresel Yankılar

Hürremşehr füzesinin sahneye çıkışı, Orta Doğu’daki gerilimi yeni bir boyuta taşıdı. İsrail’in yanı sıra, Suudi Arabistan, Türkiye ve Mısır gibi bölgesel güçler, İran’ın bu yeni silahına karşı savunma stratejilerini gözden geçirmeye başladı. Türkiye, özellikle Karadeniz’e ulaşabilecek menzili nedeniyle, kendi uzun menzilli savunma sistemlerini (örneğin, SİPER) güçlendirme çalışmalarını hızlandırabilir.

Küresel ölçekte ise, ABD ve NATO’nun tepkisi merak konusu. ABD Dışişleri Bakanlığı, İran’ın füze saldırısını “provokatif” olarak nitelendirirken, NATO’dan henüz resmi bir açıklama gelmedi. Ancak, Hürremşehr’in menzili ve hızı, Avrupa’nın güvenliğini de tehdit edebilecek bir unsur olarak değerlendiriliyor. Rusya ve Çin’in İran’a teknolojik destek sağladığına dair iddialar da, bu füzenin uluslararası bir tartışma konusu haline gelmesine neden oluyor.

Türkiye’nin Perspektifi

Türkiye, İran-İsrail geriliminde tarafsız bir pozisyon izlemeye çalışsa da, Hürremşehr füzesinin menzili Ankara’yı da endişelendiriyor. Savunma analistleri, Türkiye’nin hava savunma sistemlerinin bu tür hipersonik tehditlere karşı ne kadar etkili olabileceğini sorguluyor. Ayrıca, İran’ın bu füzeyi Suriye veya Irak’taki vekil güçler aracılığıyla kullanma ihtimali, Türkiye’nin sınır güvenliği stratejilerini etkileyebilir.

Yeni Bir Savaş Çağı mı?

Hürremşehr füzesi, İran’ın balistik füze programındaki en iddialı adımlardan biri olarak, hem teknolojik hem de stratejik açıdan dikkat çekiyor. 18 Haziran 2025’teki Tel Aviv saldırısı, bu silahın yalnızca bir mühendislik başarısı olmadığını, aynı zamanda bölgedeki güç dengelerini yeniden şekillendirebilecek bir faktör olduğunu kanıtladı. İran’ın bu füzeyi ne sıklıkta ve hangi koşullarda kullanacağı, İsrail’in misilleme stratejisi ve diğer bölgesel aktörlerin tepkileri, Orta Doğu’nun geleceğini belirleyecek. Hürremşehr, sadece bir füze değil; aynı zamanda bir diplomasi, tehdit ve güç gösterisi aracı.