• Haberler
  • Sağlık
  • Çocuklarda besin alerjisi uyarısı: Yanlış uygulamalar riski artırıyor

Çocuklarda besin alerjisi uyarısı: Yanlış uygulamalar riski artırıyor

Ağrı Eğitim ve Araştırma Hastanesi Çocuk İmmünolojisi ve Alerji Hastalıkları Uzmanı Dr. Emre Özdamar, besin alerjilerinde bilinçsiz diyet uygulamaları ve geç müdahalenin ciddi sağlık sorunlarına yol açabileceğini belirterek aileleri uyardı.

Ağrı Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde görev yapan Çocuk İmmünolojisi ve Alerji Hastalıkları Uzmanı Dr. Emre Özdamar, besin alerjileri konusunda toplumda sık yapılan hatalara dikkat çekerek önemli uyarılarda bulundu. Besin alerjilerinin genellikle alerjen gıdaya maruz kalındıktan sonra kısa süre içinde ortaya çıktığını belirten Özdamar, belirtilerin çoğunlukla ilk 1 ila 2 saat içerisinde görüldüğünü söyledi. Özdamar, “Vücutta kaşıntı, kızarıklık, burun kaşıntısı, hapşırık ve kusma gibi belirtiler görülebiliyor. Bu belirtiler hafiften şiddetliye kadar geniş bir yelpazede seyredebilir” ifadelerini kullandı.

Ailelerin en sık yaptığı hatalardan birinin, uzman görüşü almadan çocuklarına kendi gözlem ve yorumlarına dayanarak diyet uygulamaları olduğunu vurgulayan Özdamar, “Bir çocuk alerji uzmanına başvurmadan yapılan diyetler, çocukların beslenme kalitesini bozuyor ve gereksiz kısıtlamalara yol açıyor” dedi. Bu durumun çocukların büyüme ve gelişmesini olumsuz etkileyebileceğine dikkat çekti.

Besin alerjisi tanısı konulan bireylerde temel yaklaşımın, alerjiye neden olan besinden kesin olarak kaçınmak olduğunu belirten Özdamar, özellikle gıda alışverişlerinde etiket okumanın hayati önem taşıdığını ifade etti. Özdamar, “Hiç umulmadık gıdaların içerisinde bile alerjen maddeler bulunabiliyor. Bu nedenle içeriklerin mutlaka kontrol edilmesi gerekiyor” diye konuştu.

Dışarıda yemek tüketimi konusunda da ailelerin ve hastaların dikkatli olması gerektiğini söyleyen Özdamar, restoran ve lokantalarda alerjen besinin doğrudan yemeğin içinde yer almasa bile risk oluşturabileceğini dile getirdi. Özdamar, “Alerjen gıdanın aynı tezgahta hazırlanması, aynı bıçakla kesilmesi ya da aynı kapta pişirilmesi bile alerjik reaksiyona neden olabilir” dedi. Seyahatlerde ise uçak ekiplerinin ve konaklanan otellerdeki restoran görevlilerinin mutlaka bilgilendirilmesi gerektiğini kaydetti.

Besin alerjilerinde nadir görülmesine rağmen son derece tehlikeli olan anafilaksiye de değinen Özdamar, bu durumun hayati risk taşıdığını vurguladı. Özdamar, “Kaşıntı ve kızarıklığa ek olarak bilinç kaybı, tansiyon düşmesi, nefes darlığı, hırıltı ve öksürük gibi bulgular ortaya çıkabiliyor. Bu tablo hayatı tehdit eden bir acil durumdur” ifadelerini kullandı.

Anafilaksi riski bulunan hastaların mutlaka doktor tarafından reçete edilen adrenalini yanlarında taşımaları gerektiğini belirten Özdamar, “Küçük çocuklara adrenalin ampulleri, kilosu 15 kilogramın üzerinde olanlara ise adrenalin oto-enjektörleri veriyoruz. Ailelere bu ilaçların nasıl kullanılacağını ayrıntılı şekilde anlatıyoruz” dedi.

Adrenalinin zamanında uygulanmasının hayati önem taşıdığını vurgulayan Özdamar, “Alerjen besinle temas sonrası nefes darlığı, hırıltı, öksürük, bilinç kaybı ya da tansiyon düşmesi varsa adrenalin hiç vakit kaybetmeden uygulanmalı. Bu ilaç ne kadar erken yapılırsa hayat kurtarıcı etkisi o kadar yüksek olur. Gecikme durumunda hastaneye gidilse bile tablo ağırlaşabilir” uyarısında bulundu.

Son olarak vatandaşlara çağrıda bulunan Özdamar, “Besin alerjisi şüphesi olan çocuklar mutlaka çocuk alerji uzmanına, erişkinler ise erişkin alerji uzmanına başvurmalı. Tedavi ve diyet yalnızca uzman önerileri doğrultusunda şekillendirilmeli. İnternetten ya da kulaktan dolma bilgiler ciddi riskler doğurur” ifadelerine yer verdi.

Karaköse Haber - Bizi Sosyal Medyada Takip Edin!

Bakmadan Geçme