Cilt kuruluğu sadece soğuk havadan kaynaklanmayabilir

Dermatoloji Uzmanı Dr. Muhammed Burak Yücel, kış aylarında artan cilt kuruluğu şikâyetlerinin yalnızca soğuk havaya bağlanmaması gerektiğini belirterek, genetik faktörlerden mesleki maruziyete ve tiroid gibi sistemik hastalıklara kadar birçok etkenin bu tabloya yol açabileceğini söyledi.

Memorial Kayseri Hastanesi Dermatoloji Uzmanı Dr. Muhammed Burak Yücel, kış aylarında artış gösteren cilt kuruluğu şikâyetlerine ilişkin önemli açıklamalarda bulundu. Cilt kuruluğunun yalnızca soğuk havalarla ilişkilendirilmemesi gerektiğini vurgulayan Yücel, hastaların altyapısında bu duruma neden olabilecek faktörlerin mutlaka araştırılması gerektiğini söyledi.

Kış mevsimiyle birlikte dermatoloji polikliniklerine başvuruların arttığını belirten Dr. Yücel, cilt kuruluğunun tek bir nedene bağlı olmadığını ifade etti. Yücel, “Öncelikle tabii kış mevsiminin gelmesiyle birlikte bu konu hastalarımız açısından çok daha önem kazanmaya başladı. Cilt kuruluğu dediğimiz durumun bir sürü sebebi olabilir. Bazı hastalarımızda doğuştan gelen cilt kuruluğu, atopik hastalıklarda ve alerjik hastalıklarda gördüğümüz şekilde genetik sebeplerle ortaya çıkabilir. Bunun yanında özellikle ev hanımlarında ya da kimyasal maruziyeti fazla olan çalışanlarda, mesleki faktörlere bağlı olarak da cilt kuruluğu çok sık görülebilir” dedi.

Tedaviden çok önleyici faktörlerin önemine dikkat çeken Yücel, havanın nem oranının azalmasının da bu şikâyetleri artırdığını belirtti. “Havanın nem dengesinin azalmasıyla birlikte kışın bu rahatsızlıkların arttığını görüyoruz. Bu nedenle hastalarımızı kategorize ederek önerilerimizi yapmaya çalışıyoruz. Sürekli ev işlerine maruz kalan, çamaşır ve bulaşık suyu gibi kimyasallarla sık temas eden kişilerde yoğun nemlendiricileri tercih ediyoruz ve bu ürünlerin maruziyet sonrası hemen kullanılmasını öneriyoruz” diye konuştu.

Nemlendirici seçiminde içeriklerin önemine de değinen Yücel, “Özellikle üre bazlı nemlendiricileri çok sık tercih ediyoruz. El, kol ya da vücut fark etmeksizin etkilenen bölgeye göre uygulama yapıyoruz. Bunun dışında majistral ilaçlarımız da var. Belirli yağlarla vücudun nem dengesini korumayı amaçlayan ve eczanelerde hazırlanan bu ürünleri de sıkça kullanıyoruz. Bazen sadece belirli bir bölgeye, bazen ise tüm vücuda uygulanması gereken tedaviler söz konusu olabiliyor” ifadelerini kullandı.

Cilt kuruluğunun bazı sistemik hastalıkların belirtisi olabileceğini vurgulayan Dr. Yücel, altta yatan nedenlerin mutlaka araştırılması gerektiğini söyledi. “Burada dikkat etmemiz gereken önemli noktalardan biri de cilt kuruluğuna eşlik eden sistemik durumların olup olmadığıdır. Örneğin tiroid hormonlarının azlığı, yani hipotiroidi, cilt kuruluğuna yol açabilir. Bunun yanı sıra vitamin ve mineral eksiklikleri, kansızlık gibi durumları da araştırıyoruz. Çünkü sadece dışarıdan verilen tedaviler yeterli olmayabilir. Altta yatan sebebi bulup ona yönelik tedavi uygulamak gerekir” dedi.

Hastaların yoğun cilt kuruluğu ve buna eşlik eden kaşıntı, kızarıklık gibi şikâyetler yaşaması durumunda mutlaka uzman hekime başvurması gerektiğini belirten Yücel, “Eğer bu şikâyetler günlük yaşamı etkileyecek boyuta geliyorsa, hastalarımız dermatoloji uzmanlarına mutlaka muayene olmalı. Hem altta yatan sebeplerin araştırılması hem de doğru tedavi ve önlemler açısından bu çok önemli” şeklinde konuştu.

Bazı hastaların nemlendirici kullanmasına rağmen şikâyetlerinin geçmediğini ifade ettiğini aktaran Yücel, “Hastalarımız bazen ‘sürekli nemlendirici kullanıyoruz ama kuruluk geçmiyor’ diye geliyor. Böyle durumlarda mutlaka detaylı öykü alıyor, kan tahlilleri ve ayrıntılı dermatolojik muayene yapıyoruz. Sonuçlara göre tedaviyi şekillendiriyoruz. Bu nedenle cilt kuruluğunun altında farklı sebepler yatabileceğini söylemek doğru bir yaklaşım” dedi.

Karaköse Haber - Bizi Sosyal Medyada Takip Edin!

Bakmadan Geçme