• Haberler
  • Sağlık
  • Akdeniz tipi beslenme ve düzenli aktivite demans riskini düşürüyor

Akdeniz tipi beslenme ve düzenli aktivite demans riskini düşürüyor

Demans, çoğu zaman yalnızca hafıza kaybı ile ilişkilendirilse de, düşünme, karar verme, iletişim kurma ve günlük yaşam becerilerini doğrudan etkileyen kapsamlı bir nörolojik bozukluk olarak tanımlanıyor.

Başakşehir Çam ve Sakura Şehir Hastanesi Nöroloji Uzmanı Prof. Dr. Murat Çabalar, demansın Alzheimer, vasküler demans ve Lewy cisimcikli demans gibi birçok alt tipi bulunan, beynin zaman içinde yıpranmasıyla gelişen bir bilişsel hastalık grubu olduğunu söyledi.

Prof. Dr. Çabalar, hastalığın erken belirtilerinin doğru zamanda fark edilmesinin ilerlemenin yavaşlatılmasında kritik önem taşıdığını belirterek uyarıcı işaretleri şöyle sıraladı:
“Günlük hafıza kayıpları; anahtarları, cüzdanı sık sık kaybetme, aynı soruyu tekrar sorma, yakın tarihli olayları hatırlayamama.
Zihinsel karışıklık; tarih, yer ve zaman karıştırma, rutin işleri organize edememe.
Dil ve iletişim sorunları; kelime bulmakta zorlanma, cümle kurarken takılma.
Problem çözmede zorlanma; fatura ödeme, alışveriş listesi hazırlama gibi görevlerde güçlük.
Kişilik ve davranış değişiklikleri; ani sinirlilik, sosyal geri çekilme, karar verme güçlüğü.”

Demans riskini azaltmak için özellikle beyin sağlığını destekleyen beslenme alışkanlıklarının önemine değinen Çabalar, Akdeniz tipi beslenmenin önerildiğini vurgulayarak, “Zeytinyağı, balık, yeşil yapraklı sebzeler, kuruyemişler ve antioksidan zengini meyvelerin tüketilmesi gerekir. Aşırı şeker, paketli gıdalar, kızartmalar ve trans yağlardan uzak durulmalıdır.” dedi.

Çabalar, yaşam tarzı alışkanlıklarının da demans üzerinde belirleyici rol oynadığını ifade ederek şu noktalara dikkat çekti:
“Düzenli fiziksel aktivite; haftada 150 dakikalık yürüyüş demans riskini yüzde 35’e kadar azaltabiliyor.
Sosyal aktivite; sohbet, sosyal buluşmalar ve grup etkinlikleri zihni en güçlü koruyan alışkanlıklardan biri.
Zihinsel egzersiz; bulmaca çözmek, yeni dil öğrenmek, kitap okumak ve müzik aleti çalmak beyin bağlantılarını güçlendiriyor.
Uyku düzeni; gecede 7–8 saat kaliteli uyku, beyindeki toksinlerin temizlenmesi için büyük önem taşır.
Tansiyon, şeker ve kolesterol kontrolü; bu üçlü dengede değilse demans riski ciddi şekilde artar.”

Demansın tamamen durdurulabilen bir hastalık olmadığını ancak doğru yaklaşım ve erken tanı ile ilerleyişin ciddi ölçüde yavaşlatılabileceğini ifade eden Çabalar, “Hafıza tamamen geri dönmez fakat uygun tedavi, düzenli takip ve yaşam tarzı düzenlemeleriyle düşüş hızı azaltılabilir, yaşam kalitesi artırılabilir.” dedi.

Hastalığın yönetiminde ilaç tedavisinin yanı sıra bilişsel rehabilitasyon, hafıza ve dikkat egzersizleri, hobi terapileri ve doktor önerisiyle kullanılan beslenme desteklerinin önemli olduğunu belirten Çabalar, demansın erken tanı ve sağlıklı yaşam alışkanlıklarıyla “yönetilebilir bir süreç” olduğunu vurguladı.

Karaköse Haber - Bizi Sosyal Medyada Takip Edin!

Bakmadan Geçme