Ağrılı kadın girişimci, Halk Eğitim Merkezinden aldığı kurs ile kendi işinin patronu oldu

Yaklaşık 4 yıl önce annesi ve halk eğitim merkezindeki hocası Ülküye Tanrıkulu Gengörü’nün tavsiyeleri ile Naht Sanatı’na merak saran Gülşifa Bulut, hem kendisini geliştirmek hem de kendi iş yerini açabilmek amacıyla Ağrı Halk Eğitim Merkezi’nde açılan Naht Sanatı ve Filografi kursuna kaydoldu. Kursta aldığı eğitimle birlikte ustalık belgesi alan Bulut, yaptığı bir birinden güzel el emeği, göz nuru naht ve filografi tablolarını satıp para kazanacağı bir iş yeri açmaya karar verdi. Bunun üzerine girişimlerde bulunan Bulut, Ağrı Belediyesi Hünerli Eller Çarşısı’nda tuttuğu iş yerinin açılışını, Ağrı Halk Eğitim Merkezi Müdürü Kasım İhsan Polat, Hocası Ülküye Tanrıkulu Gengörü, ailesi ve arkadaşları ile birlikte gerçekleştirdi.  Açılışını yaptığı iş yerinde, yaptığı tabloları internet üzerinden ve doğrudan satışa sunacağını kaydeden Bulut, ekonomik özgürlüğünü kazandığı için oldukça mutlu olduğunu ifade etti.
‘Açılan kurslarda, emeğimizin boşa gitmediğini görüyoruz’
İş yerinin açılışına katılan Halk Eğitim Merkezi Müdürü Kasım İhsan Polat açılış kurdelesinin kesilmesinin ardından yaptığı açıklamada, Halk Eğitim Merkezi bünyesinde açılan kursların, özellikle bölgedeki kadınların iş hayatına atılmalarına katkı sağlaması yönü ile oldukça önemli olduğunu belirtti.
Polat: “Kursiyerlerimizi böyle görünce çok hoşumuza gidiyor. Açılan kurslarda emeğimizin boşa gitmediğini görüyoruz. Kursiyerlerimizin böyle yerlerde kendi iş yerlerini açması çok güzel bir şey. Hocamız Gülşifa’yı yetiştirdi. İnşallah oda, hem kedi işyerini işletir hem de kedisi gibi yeni ustalar yetiştirir. Böylece kurslarımız bir süreklilik yakalar ve devam eder. Hayırlı uğurlu olsun” ifadelerini kullandı.
‘Halk eğitim kadınların özgüvenini arttırıyor’
Halk eğitiminden aldığı kursla kendi iş yerini açmanın mutluluğunu yaşayan Gülşifsa Bulut ise:“ Ağrı Halk Eğitim Merkezi’nde Naht ve Filografi kurslarının verildiğini biliyordum. Bu alanda kendimi geliştirmek istiyordum, zaten sanata ayrı bir ilgim vardı. Kurslara başvurmaya başladım. Başvurumu öncelikle yaptım, ardından eğitimimi aldım. İlk zamanlarda biraz zorlandım ama alıştıktan sonra bağlandığımı düşündüm. Bir tek gündüzleri değil gece de çalışmaya başladım. Çünkü bana çok farklı bir duygu ve inanç kattı. Oryantasyon sınavlarına girdim, usta işçilik belgesi aldıktan sonra hocamın da tavsiyesine uyarak belediyeye başvurdum ve bir mekân sahibi oldum. Eğitimimi tamalarken manevi açıdan kültürümü de geliştirdim. Türkiye’nin hemen her yerinden siparişler aldım. Bu aldığım siparişler bana hem ekonomik açıdan hem de manevi açıdan büyük bir destek sağladı. Halk eğitime gelen kadınlar bir dönem sınavlara girdikten sonra iş yeri açma belgesi alarak iş yeri açabiliyorlar. İş yerini açtıktan sonra, satışlarımız Doğu ve Batı olarak Türkiye’nin her yerine gidiyor. Yurt dışı dahil olmak üzere. Bunun yanında ise kadınların öz güvenleri artıyor ve kendilerini bir adım önde hissediyorlar. Ben tam 4 yıldır bu günü bekliyordum. Sürekli çalışıyordum. İnancımı da asla yitirmedim. Bir yanda çalışıp bir yanda iş yerimi açmayı hayal ediyordum ve bunu gerçekleştirdiğim için çok mutluyum.” Şeklinde konuştu.