Ağrı'da trafik güvenliği alarm veriyor: Hangi gün, saat ve yol daha riskli?
Ağrı'da trafik kazaları bilimsel yöntemlerle incelendi: Kritik mevsim, gün ve güzergâhlar ortaya kondu.
Ağrı ilinde meydana gelen trafik kazaları, bilimsel bir araştırma kapsamında detaylı biçimde analiz edildi. Ağrı İbrahim Çeçen Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Alperen Kayserili ile Yusuf Babayiğit tarafından hazırlanan bu çalışma, “Bilime ve Türk Tarihine Adanmış Bir Ömür: Prof. Dr. Alpaslan Ceylan’a Armağan” adlı kitapta yayımlanmıştı.
Kaza Verileri Karayollarından Alındı, CBS ile Haritalandırıldı
Araştırma, Karayolları 12. Bölge Müdürlüğü’nden temin edilen verilerle hazırlandı. Kazaların gerçekleştiği noktalar Google Earth ve Coğrafi Bilgi Sistemleri (CBS) aracılığıyla haritalandırıldı, sahada yapılan gözlemler ve Ağrı Bölge Trafik Denetleme Şube Müdürlüğü memurlarıyla gerçekleştirilen mülakatlarla desteklendi.
Araştırmanın mevsimsel bulgularını Karaköse Haber'e özel açıklamalarda bulunarak değerlendiren Prof. Dr. Alperen Kayserili, sonbahar aylarında kazaların ciddi oranda arttığını vurguladı:
“Verilere göre trafik kazaları en çok sonbahar döneminde yoğunlaşıyor. Bu süreçte okulların açılması, tarımsal faaliyetlerin bitişe yaklaşması ve şehirlerarası hareketliliğin artması dikkat çekici. Buna karşın, Ağrı gibi sert kış koşullarına sahip bir bölgede kış aylarında bireyler özel araç yerine toplu taşıma kullanmayı tercih ediyor. Bu davranış değişikliği doğrudan kaza sayısında düşüşe neden oluyor” dedi.
Eylül Ayı ve Perşembe Günleri Kritik Noktalar
Kazaların zamanlamasına ilişkin yapılan incelemelerde, Eylül ayı ve Perşembe günlerinin öne çıktığını belirten Prof. Dr. Kayserili, bu konuda şu değerlendirmelerde bulundu:
“Eylül ayı, hem yaz tatili dönüşleri hem de okul sezonunun başlaması nedeniyle trafik hareketliliğinin tavan yaptığı bir dönem. Bu dönemde kent içi ve şehirlerarası yolculuklarda artış gözleniyor. Haftalık bazda ise Perşembe günleri kazaların yoğunlaştığı bir zaman dilimi olarak öne çıkıyor. Bu eğilim, hafta sonuna yaklaşırken artan bireysel ve ticari seyahatlerle ilişkili olabilir. Sürücülerin bu günlerde daha dikkatli olmaları gerekiyor.”
Kazaların gün içerisindeki saatlik dağılımını da yorumlayan Prof. Dr. Kayserili, öğle sonrası saatlerin trafik açısından daha riskli olduğunu ifade etti:
“Araştırmamızda, kazaların en sık yaşandığı zaman diliminin 12:00 ile 16:30 arası olduğunu belirledik. Bu saatlerde hem öğrencilerin okul çıkışları hem de çalışanların vardiya değişimleri trafiği yoğunlaştırıyor. Ayrıca şehirlerarası seyahat eden araçların bu zaman diliminde yollarda olması, kaza riskini artıran bir diğer unsur. Bu nedenle bu saat aralığında trafik denetiminin sıklaştırılması ve sürücülerin bilinçlendirilmesi büyük önem taşıyor.”
Kazaların coğrafi dağılımına ilişkin bilgiler de paylaşan Prof. Dr. Kayserili, özellikle D100-31 ve D100-33 yollarına dikkat çekti:
“Yaptığımız haritalandırma ve saha çalışmaları, D100-31 (Erzurum-Ağrı) ve D100-33 (Doğubayazıt-Gürbulak) yollarında kazaların yoğunlaştığını gösteriyor. Bu güzergâhlarda belirli noktalar ‘kara nokta’ olarak tanımlanabilecek risk taşıyor. Yetersiz ışıklandırma, yol çizgilerinin eksikliği, virajlarda yeterli uyarı sistemlerinin bulunmaması gibi altyapı problemleri kazaları tetikliyor. Bu bölgelerde acil mühendislik müdahalesi şart.”
Yoldan Çıkma Kazaları İlk Sırada: Davranışsal Faktörler Belirleyici
Kaza türleri bakımından yapılan sınıflamada ise “yoldan çıkma” kazaları ilk sırada yer aldı. Konuyla ilgili olarak Prof. Dr. Kayserili şu değerlendirmeyi yaptı:
“Analiz ettiğimiz verilere göre, kazaların büyük çoğunluğu ‘yoldan çıkma’ şeklinde gerçekleşiyor. Bu tür kazalar genellikle sürücünün kontrolü kaybetmesiyle oluşuyor. Bunu ‘yandan çarpma’ ve ‘devrilme’ kazaları takip ediyor. Bu sonuçlar, kazaların büyük ölçüde insan kaynaklı olduğunu gösteriyor. Özellikle hız ihlali, dikkatsizlik ve sürücü yorgunluğu gibi davranışsal faktörler ön planda. Bu bağlamda, hem altyapı önlemleri hem de sürücü eğitimleri hayati önem taşıyor.”
Bakmadan Geçme




